Bora Küçükyılmaz / İşletme-Ekonomi 2009
Neredeyse bebekken tanıştı müzikle, liseyi bitirmeden sahneye çıkmaya başladı. İlk albümünü bu yıl çıkaran Bora’nın en büyük hayali iyi bir aranjör ve besteci olmak.
Bora, müzisyen olan eniştesinin sahne aldığı yerlere çok küçük yaşlardan itibaren götürüldüğünü hatırlıyor. Eniştesinin klavyeleriyle oynamayı çok seven Bora’nın oyun oynadığını sanan ailesi, şarkılar çalabildiğini fark ederek onu müziğe yönlendirmek ister. Bu sayede 6-7 yaşlarında piyano dersleri almaya başlayan Bora, piyano hocası sayesinde İzmir Devlet Opera ve Balesi’nin çocuk korosuna alınır. 7-9 yaş arasında yoğun piyano dersleri ve koro çalışmalarında bulunur. Babasının işleri nedeniyle ailesi oradan oraya taşınır. En sonunda İstanbul’a yerleşmeye karar verirler. Ardından da Bora’nın müzikle ilgili daha profesyonel şeyler yapması için bir program yapılır.
İlkokul beşinci sınıfı bitirdiği yaz Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nde klasik gitar derslerine başlayan Bora, ardından Hüsrev İsfendiyaroğlu’ndan bir kaç sene özel klasik gitar dersleri alır. Ortaokulda okul orkestrasına girer ve basgitarla tanışır. Sonunda tutkuyla bağlandığı bir enstrümana kavuşabildiğini belirten Bora, o günden sonra basgitar çalmaya başlar. Bu arada Gökçen Koray’la şan, Osman İşmen’le armoni Eylem Pelit’le basgitar çalışmaları yapar. Liseyi bitirmeden sahne tecrübesi edinmeye başlayan Bora, “Müzik okumak her zaman içimde kaldı” diyor. Üniversiteden mezun olduktan sonra Galatasaray İTM’de yüzde 100 bursla sound-production okuyan Bora, bu eğitimle müzik okumanın nasıl bir duygu olduğunu tadar.
Ortaokul yıllarında müzik okumayı kafasına koyan Bora, özellikle yurtdışında müzik okumayı çok ister. Ancak özel sebeplerden dolayı müzik okuma hayalini erteler. Bilgi’de okumayı özellikle istediğini belirten Bora, “Çünkü içinde müzik bölümü olan bir okuldu ve bu imkanlarından yararlanabileceğimi düşünmüştüm. Gerçi derslerimiz çok yoğun olduğu için okul içinde buna pek fırsat bulamasam da müzik bölümü civarında çok zaman geçirmişliğim var. Hatta Ricky Ford’la soprano saksafon çalıştık uzun bir süre” diyor.
Üniversitede albüm yapmaya karar verdi
Daha lise bitmeden sahneye çıkmaya başlayan Bora, üniversitede ses teknolojilerine ve düzenleme yapmaya merakı arttığı için amatör olarak kendi bestelerini aranje eder ve kayıt yapar. Onun dışında 2-3 grup kurar, onlarla sahneye çıkar. Okulda geçirdiği süre hariç tüm zamanını müzikle ilgili işler yaparak geçirir. Bu arada beste ve söz yazarlığı çalışmaları da yapan Bora, önceleri albüm yapmayı hiç düşünmezken, üniversite 3. sınıfta artık başkalarının şarkılarını çalmaktan ve işini yapmaktan çok sıkıldığını fark eder, kendi albümünü yapmaya karar verir.
Üniversitede okurken müzik dışında başka işlerde de çalışan Bora, British Council’ın birçok sınavında görev alır. Ardından audio-visual sektöründe bir kaç deneyim edinen Bora, en son okulda aldığı seçmeli reklam derslerinde tanıştığı Atilla Aksoy’un ajansı Works’te staj yapma şansı bulur. Bu stajın hayatında edindiği en büyük ve en güzel tecrübelerden biri olduğunu düşünen Bora, bu sayede reklam müzikleri, metin yazarlığı ve sektör hakkında çok şey öğrenir.
Mezun olduktan sonra albümle ilgili çalışmalarını bitiren Bora’nın, 1 Nisan 2010’da ilk albümü “Yalnızlık Adam Olmuş” piyasa çıkar. O günden sonra albümle ilgili çalışmalarına devam eden Bora, albümdeki ‘Yağmur’ ve ‘Son Şarkı’ isimli iki şarkıya klip çeker. Şu aralar albümle ilgili konserlere başlayan Bora, 2 Kasım’da Hayal Kahvesi’nde bir konser verecek. Albüm çalışmaları ile beraber “Pacman” isimli grubuyla sahne çalışmalarını sürdüren Bora, şu anda Stüdyo 18’de Levent Büyük’le beraber aranje ve beste çalışmalarını sürdürüyor. Yine müzikle ilgili bir blog yazdığın söyleyen Bora, arkadaşıyla beraber yürüttüğü bu projenin daha olgunlaşmamış bir proje olduğunu, proje kapsamında muzikinsani.com başlığı ile bir blog oluşturduklarını belirtiyor. Bora bu arada reklam jingleları söylemeye ve seslendirmeye de başladığını ifade ediyor.
Aranjörlükte ilerlemek istiyor
İkinci albüm içinde çalışmalara başladığını söyleyen Bora, ancak çıkışı için yakın bir tarih veremeyeceğini dile getiriyor. Müzikle ilgili kariyer planları arasında aranjörlük ve bestecilikte ilerlemek olduğunu belirten Bora’nın, bununla birlikte çocukluktan beri hayali bir dizi ya da filmin müziğini yapmak. “Umarım bir gün bu imkanı yakalarım. Bununla ilgilide çok çalışma yapıyorum zaten” diyen Bora, bunun dışında yurtdışında iş yapmayı da çok istiyor. 2011 Nisan ayında bununla ilgili somut adımlar atmaya başlayacağını açıklayan Bora’nın amacı yurtdışında bir albüm yapmak ve başarılı olmak. Seslendirme işlerinin de çok keyifli ve yapmayı çok sevdiği bir iş olduğunu vurgulayan Bora’nın hayalleri arasında, bir animasyon filmini seslendirmek de var.
“Müziği ne kadar profesyonel yaparsam yapayım benim için hobi tarafı da sürüyor” diyen Bora, çok uzun senelerdir çizgi roman tutkunu olduğunu belirtiyor. Bora’nın en büyük keyiflerinden biri çizgi roman sayfaları arasında kaybolmak. Kendi adına bir blog’u var, burada havadan, sudan konular hakkında yazmayı çok seviyor. Vakit buldukça sevdiği yabancı dizileri izlemekten çok hoşlanıyor. Sinemanın da kendisi için büyük bir tutku olduğunu söyleyen Bora, bir ara DVD dükkanında bile çalışmış.