Sibel Gürsoy / Müzik (Performans) 2003
Çok sayıda reklam ve film müziğini seslendiren Sibel, Fahir Atakoğlu ve Melih Kibar’ın orkestra çalışmalarında yer aldı. Bugün ikinci albümünün hazırlıklarını yaparken bir taraftan da Ajda Pekkan, Sezen Aksu gibi sanatçılara vokal yapıyor.
Müzik, kendini bildi bileli onun hayatının merkezini oluşturur. Tam olarak konuşmaya başlamadan şarkı söylemeye çalıştığını söyleyen Sibel, “Babamın yalancısıyım” diyor. “Her zaman yapmak istediğim şey şarkı söylemekti. Önce tamamen içgüdüsel, daha sonra da mesleki olarak şarkı söylemek istedim” diyen Sibel’in Bulgaristan’da başlayan okul hayatı, 1989 yılında Türkiye’ye göç ettikten sonra sekteye uğrar. 16 yaşında profesyonel olarak müzikle ilgilenmeye başlayan Sibel, eğitim hayatı sekteye uğradığında da çeşitli şekillerde müzik yapar, reklam ve film müzikleri seslendirir, birçok orkestra ile çalışır, bu dönem tanıştığı çok sayıda değerli müzisyen müzikal gelişiminde önemli katkılar sağlar.
Bunlardan bazıları “Ağır Roman”, “Gemide” gibi Türk sinemasından örneklerdir, bazıları ise “Herkül”, “Sihirli Kılıç”, “Peri Tozu”, “Sıfır Dediğimde” gibi Warner Bross ve Walt Disney çizgi filmlerinin Türkçe versiyonlarıdır. Aynı dönemde hem sahne, hem de stüdyo vokalistliği çalışmalarını sürdürür. 1998 yılında Fahir Atakoğlu ile çıktığı turnedeki canlı performanslar, albüm olarak daha sonradan basılır. 1999 yılında, “Gündüz Gece” adındaki ilk solo albümünü, David Bowie, Queen ve Tina Turner ile yaptığı çalışmalarla bilinen değerli müzisyen, Erdal Kızılçay prodüktörlüğünde gerçekleştirir.
2002 yılında davulcu Cengiz Baysal ile birlikte 9. İstanbul Caz Festivali’nde konser verir ve yeni çıkan albümünde de yer alır. Aynı sene, Malezya Kültür Bakanlığı tarafından tespit edilen ve 17 ülkede ve dilde seslendirilen bir tanıtım şarkısının Türkçe versiyonunu seslendirmek üzere seçilir. Caz formları üzerine yeniden düzenlenen, Bulgar halk şarkılarından ve türkülerden oluşan “Kaval Sviri” projesi ile 10. İstanbul Caz Festivali’nde yer alır.
İdealindeki eğitimi Bilgi’de aldı
Üniversitede klasik müzik eğitimi almayı zaman zaman düşünse de bu konuda hep bir tereddüt yaşadığını dile getiren Sibel, “Sanki beni tanımlayan şey tam olarak o eğitim değildi ve ben sadece müzik aşkından ötürü sistemleşmiş en güçlü müzik eğitimi konservatuarlarda verildiği için bu okulları düşünüyordum” diyor. Bilgi’nin müzik bölümü bu anlamda kafasındaki eğitime en yakın yerdir ve orayı duyduğu andan itibaren okumak istediği tek okul Bilgi olur. Bunun en temel sebebinin akademik kadro ve derslerin içeriği olduğunu söyleyen Sibel, hayranlık duyduğu müzisyenlerin öğrencisi olma fırsatını da değerlendirmek ister.
Bilgi’de okurken çeşitli orkestralarla çalışmaya ve stüdyo müzisyenliği yapmaya devam eden Sibel, ancak vaktinin büyük bölümünü okula ayırır. “Çünkü o dönem buna çok ihtiyacım vardı “diyen Sibel, okul dönemini her anlamda hayatının en güzel dönemi olarak tanımlıyor.
Okurken yaptığı müzik çalışmalarının derslerine engel olmadığını belirten Sibel, performans ve eğitimin müzikte birlikte yürümesi gereken şeyler olduğunu, doğru bir programlama ile hiçbirini aksatmak durumunda kalmadığını belirtiyor. Geri kalan herşeyi ders programına göre organize etmeye çalışan Sibel, “Çok sevdiğiniz birşeyi yaptığınız zaman herşeye enerjiniz kalıyor” diyor.
Bugüne kadar yayımlanmış tek albümü olan “Gündüz Gece”yi üniversitede okurken çıkaran Sibel, o dönem Cengiz Baysal, Aşkın Arsunan, Melih Kibar gibi birçok sanatçının da albümünde yer alır. Stüdyo müzisyenliği çalışmalarına devam eder, çeşitli albümlerde geri vokal yapar. Aynı çalışmalara mezun olduktan sonra da devam eden Sibel, 2001 yılında kendisi gibi müzisyen olan İlker Özalp ile evlenir. Mezun olduktan sonra eğitimine sahne üzerinde devam ettiğini belirten Sibel, en son sahnede Ajda Pekkan’a geri vokal yapar. Önümüzdeki dönemde aynı şekilde Sezen Aksu ile çalışmaya devam edeceğini açıklayan Sibel, yine çeşitli orkestralarda solist olarak da çalışmalarını sürdürecek.
Yeni albüm, yeni projeler yolda
Müzikte tam olarak hedeflediği noktaya gelmediğini söyleyen Sibel’in şu anki en büyük hedefi kendi müziğiyle yaşayabilecek noktaya gelmek. Mevcut koşullarda bunun biraz uzun vadeli bir hedef olduğunu düşünüyor ve “Hayatı sürdürmek için birçok şeyle aynı anda uğraşmak durumunda kalıyorum. Gene de şikayetçi değilim, bir şekilde müzik yapmayı sürdürebilmek ve hayallerimin olması güzel bir duygu” diyor.
Son olarak kendi şarkılarından oluşan bir albüm kaydı gerçekleştiren Sibel, bu albümün yayımlanması için uzunca bir zamandır uğraşıyor. “Bu beni çok heyecanlandıran bir proje ama ilerlemekte biraz güçlük çekiyorum, koşullar bağımsız projelerin önünü biraz tıkıyor açıkçası ama ne yapıp edip albümü çıkarmanın bir yolunu bulacağım” diyen Sibel’in bunun dışında çok heyecanlandığı bir diğer projesi de Kutlu Özmakinacı’nın bestelerini söyleyeceği yeni bir çalışma.
Sibel’in gelecek hedefleri arasında kendi müziğini üretmeye ve müziklerini çok sevdiği arkadaşlarının projelerinde yer almaya devam etmek var. Ömrü boyunca böyle yaşayabileceğini söyleyen Sibel, müzik dışında, dost muhabbetleri, ev hallerinden keyif alıyor, kitap okumaya ve iyi yemek yapıp yemeye zaman ayırıyor.