BİLGİM’in Başkanı Doğuşcan Oto’nun liderliğinde kurulan Talent Army, üniversitelere ve iş hayatına yeni bir soluk getiriyor. Mezunları iş hayatına hazırlayan proje, X ve Y kuşağının birlikte daha verimli ve uyumlu çalışabileceği bir ortam yaratmayı amaçlıyor.
BİLGİ Mezunu İK profesyonellerini de bünyesinde bulunduran Talent Army, üniversite ve iş hayatı arasında köprü kuruyor. Üniversite öğrencilerini 3 yıllık süre boyunca ele alan proje, daha donanımlı ve takım çalışmasını benimsemiş mezunlar oluşturmayı hedefliyor. Talent Army’nin detaylarını Doğuşcan Oto ile konuştuk.
Talent Army’nin kuruluş hikâyesinden bahsedebilir misiniz?
BİLGİM Akademi adında 5. Yılını dolduran bir eğitim şirketimiz var. Son süreçte eğitim alanını BİLGİ Eğitim’e devredip, danışmanlık kısmına yoğunlaştık. 3 sene önce BİLGİ Mezunu İK profesyonelleri bir araya geldik ve BİLGİ Mezunlarının kariyer ihtiyaçlarını gidermek için fikir üretmeye başladık. 3 senedir kafamızda olan bir fikri 2 yıllık hazırlık ve PwC deneyiminden sonra proje haline getirdik. 16 yıllık kampüs birikimi ve sektör deneyimi ile birlikte yetenek yönetimi üzerine çalışmaya başladık. Bunun iki ayağı var: Birincisi üniversite, ikincisi ise iş dünyası. Sürekli konuştuğumuz bir şey var Y kuşağı. Biz Y kuşağını konuşurken Z kuşağı çıkageliyor. Üstelik Z kuşağı henüz yeterince bilgi sahibi olmadığımız bir olgu.
Öğrenciler artık üniversitelere liselerden homojen gelmiyor ve dolayısıyla bu üniversitelere de yansıyor. Çünkü artık Anadolu’da pek çok üniversite var ve herkes çocuğunu büyük şehre göndermek istemiyor. Bu sene ilk kez ODTÜ, Boğaziçi ve İTÜ gibi iyi okullar başarı bursu verdi. Çünkü başarılı çocuklar artık Anadolu’dan gelmemeye başladı. Artık Anadolu’da iyi ve başarı bursu veren üniversiteler var. Her şehirde bir üniversite olduğu için bu da bir rekabeti beraberinde getiriyor.
Eğitim artık bir sektör oldu ama bu sektörün kuralları henüz yazılmadı. Rekabette başarılı olmak için, daha işe alınabilir mezunlar yetiştirmek gerekiyor. Peki, iş dünyası neden sorun yaşıyor? Çünkü kariyer motivasyonları çok değişti. Çalışanları artık düzenli maaş, ev, araba gibi kazanımlar yeterli gelmiyor. İş-özel hayat dengesi çok önemli. Kariyerimizde ilerlerken Küba’ya da gitmek ama bunu mümkünse önümüzdeki ilk resmi tatilde yapmak. X kuşağının yaptığı en büyük hata ise Y kuşağını yönetmeye çalışmak. Y kuşağı yönetildiğini hissettiği zaman rahatsız olmaya başlıyor. Ama doğru bir yönlendirme yapıldığı zaman, bu kuşaktan çok pozitif sonuçlar alınabiliyor. Y kuşağı inisiyatif almak istiyor. Ama bu, X kuşağının inisiyatife bakış açısıyla aynı değil. Burada bir kavram kargaşası var ve iki kuşak bu kavramdan aynı şeyi anlamıyor.
Sizce X ve Y kuşağı aynı kurumda çalışırken ne gibi sorunlar yaşıyor?
X ve Y kuşağının sorun yaşadığı iş yerlerine baktığınız zaman şunu görüyorsunuz: Kurumlar farklı, kişiler farklı sorunlar aynı. Hep birbirine benzer sorunlar yaşanıyor. Genel olarak yöneticiyle anlaşılamıyor veya beklentiler karşılanmıyor. Peki, ne yapmalı? Bireylerin 5 yıllık birimini 3 saatlik mülakatla sonuçlandırıp bu personellerin, çalıştığı şirketi gelecek yıllara taşıması bekleniyor. İşin kötüsü aldığınız yeteneği de kaybediyorsunuz. Çünkü işe bağlılık oldukça düşük ve yanlış yeteneği, yanlış beklentilerle işe alıyorsunuz. Doğru yeteneği değil, o an için iş arayışı içerisinde olan ve size başvuranların arasından en iyisini seçmeye çalışıyorsunuz.
Türkiye’de üniversite öğrencileri iş hayatını yeterince hazır mı? Talent Army bunu geliştirmek için nasıl bir yol haritası çiziyor?
Üniversite öğrencilerini iş hayatına hazırlamak için mevcut sistemin yetersiz olduğu bilinen bir gerçek. İş dünyası ile akademik dünya aynı dili konuşmuyor ve araya bir katalizör gerekiyor. Biz Talent Army olarak öğrencileri ikinci sınıfta bünyemize alacağız. Üçüncü sınıfta değerlendireceğiz ve dördüncü sınıfta deneyimleyeceğiz. Kullandığımız bir kişilik envanterimiz var. Dünya da en çok bilinen envanterlerden biri ve doğruluk payı %98 lere yakın. Bu envanter, bireylerin zayıf ve güçlü yanlarını gösteriyor ve böylece bireylerin geliştirilmeye açık yanlarını öğreniyoruz. Sonrasında bunu CRM’e atıyoruz ve kişiye özel bir gelişim planı hazırlıyoruz. Öğrenciler ile bire bir ilgilenip, deneyimsel öğrenme metotlarımız ile iş hayatında ihtiyaç duyacakları yetkinlikleri kazanmalarına yardımcı oluyoruz. Üniversite ile resmi bir ortaklığımız yok ise, bir öğrenci hareketi gibi örgütleniyoruz. Gelecek vaat eden yetenekleri ekibimize kazandırıyoruz. İş dünyasına da employer branding stratejileri hazırlayıp, uygulanması, üniversite etkinliklerinin planlaması ve düzenlemesi, hedef kitlelerin doğru yorumlanması gibi konularda danışmanlık verirken. Şirketlerin ihtiyaç duyduğu yeteneklerin kampüsteki gelişimine ortak olmasını sağlıyoruz. 3. Sınıfta şirketçe beğenilen yeteneği staja aldırıyoruz. Eğer stajın sonunda eksik kalan yanları varsa, son sınıfta biz o eksikleri tamamlıyoruz. Günün sonunda kurum kültürüne hâkim, kiminle nasıl çalışacağını bilen iş hayatına hazır mezunlar yetiştiriyoruz.
Üyelerinizi mesleki gelişimin yanı sıra sanat ve sporla da destekleyeceğinizi biliyoruz. Biraz bundan bahsedebilir misiniz?
Dünyada kitleler sporun ve sanatın peşinden koşuyor. Baktığınız zaman birçok üst yöneticinin basketbolcu veya voleybolcu olduğunu görürsünüz. Çünkü takım ruhunu kazanan insanlar iş hayatında çok rahat ediyor. Talent Army’e katılan herkes mutlaka bir takım sporuyla ilgilenecek. Öncelikle yelken sporuyla başlamak istiyoruz. Çünkü yelken, kadın erkek birlikte yapılan bir takım sporu. Yelken tam bir iş hayatı simülasyonu, çünkü herkes aynı gemide. Türkiye’deki birçok üniversitenin yelken yapılanmalarını bünyemizde barındırıyoruz.
Talent Army’nin içinde tiyatrocularımız da var. Yaratıcı dramayı kullanarak, Güldür Güldür Show’daki gibi mülakatta ve iş hayatında yapılmaması gerekenleri onları eğlendirerek göstereceğiz ve isteyen öğrencilerin tiyatro yapmasını sağlayacağız.
Amacımız deneyimsel metotlar ile öğretmek ve yeteneklerimizin sınırlarını keşfetmesine yardımcı olmak. Biz BİLGİ’de birçok şeyi deneyimleyerek öğrendik. Talent Army de bunu yapacak.
Sistemde bir sosyal medya ağı da bulunuyor. Projeye katılan her öğrenciye, iş hayatından biri mentorluk yapacak. “Dünyanın en büyük öğrenci hareketi” mottosuyla devam edeceğiz.
Herkesin kendi yeteneğini yetiştirmesine katkı sağlayarak işverenlerin hayatını kolaylaştırıyoruz. CRM sayesinde kampüsteki tüm gelişmelerin takip edilmesini ve gelişmelerden sıcağı sıcağına haberdar olunmasını sağlıyoruz. Doğru işle doğru yeteneği buluşturuyoruz. Herkesin farkında olduğu sorunlara bir çözüm getirmek istiyoruz. Üniversitelere daha işe alınabilir mezunlar yetiştirmeleri konusunda yardımcı olmayı hedefliyoruz. Akademi ve iş hayatı arasında bir katalizör görevi görerek dünyanın en büyük öğrenci hareketi olmak istiyoruz.
Çalışanların yüzde 80’i Y kuşağı olduğu zaman bu süreci yönetmek kolay olmayacak. Artık şunu çok duyacağız “Ben başka bir şey istiyorum.” Y kuşağı ne istediğinden çok ne istemediğini biliyor. Şirketler personellerine yatırım yapıyor ve personellerin belirr süre şirkette kalmalarını sağlamak istiyor. Fakat bu erken işten çıkma durumları şirketler için sorun yaratıyor. Biz de Talent Army olarak doğru yeteneği doğru işle buluşturarak buna çözüm getirmek istiyoruz.