Üniversiteye başladığı günden itibaren kendine hedefler koyan ve bu doğrultuda hareket eden İdil Sevinç, Koç Grubu’na bağlı Opet Petrolcülük’te Satış Destek Departmanı’nda çalışıyor.
BİLGİ Uluslararası Ticaret ve İşletmecilik mezunlarından İdil Sevinç, Opet Petrolcülük satış destek biriminde çalışıyor.
BİLGİ’yi seçmesinin en büyük nedeninin sunduğu kaliteli eğitim anlayışı olduğunu belirtiyor Sevinç ve şöyle diyor: “BİLGİ’nin iyi bir akademik kadrosu var. Öğrencilere akademik ve sosyal açıdan birçok olanak sunuyor. O dönem gerçekten çok araştırmıştım, üniversite seçimleri sırasında herkesten türlü yorumlar tavsiyeler aldım. BİLGİ Üniversitesi için her zaman duyduğum şey ise memnuniyetti.”
Mezuniyetinden bu yana BİLGİ’de geçirdiği günlere özlem duyuyor Sevinç. Sabahlara kadar uyumadığı vize ve final dönemlerini ise hiç unutmuyor. Bölümü gereği öğreniminin çoğunu santralistabul’da almış. Sevinç, “BİLGİ’liysen bence santralistanbul’da olmanın güzelliği başkadır. Çünkü tam anlamıyla üniversite ortamını orada yaşarsın” diyor.
BİLGİ’de okumanın nasıl bir şey olduğunu soruyoruz Sevinç’e, şu yanıtı veriyor: “Bence BİLGİ eğitim düzeyi anlamında diğer okulların sunduğu akademik bilgi seviyesine göre kesinlikle farklılık gösteriyor. BİLGİ’de neredeyse bütün bölümlerde İngilizce olarak eğitim verilmektedir. Ticari terimleri burada öğrenmeye başlamamız bence iş hayatına atılmadan önce bana kattığı en önemli şeylerden biriydi. Her zaman, sadece okula gidip gelmekle büyük avantajlar yakalayamayabiliyorsunuz maalesef. BİLGİ’yi doğru kullanır ve fırsat varken imkânlarından faydalanırsanız size mutlaka yeni kapılar açacaktır.”
Enerji sektöründe çalışmak için özel bir karar almamış Sevinç, fakat hedefi Koç Grubu’nda yer almakmış ve Opet’le güçlü bir başlangıç yapmış.
Talep artıyor
Enerji sektöründeki talep artışına dikkat çeken Sevinç, sektör değerlendirmesini okurlarımızla paylaştı: “Enerji sektörü her geçen gün biraz daha büyüyen ve gelişen bir sektör. Hele ki Türkiye gibi talebin bitmediği ve özellikle elektrik, petrol, doğalgaz, gibi birincil enerji kaynaklarının her geçen yıl artarak çoğaldığı bir ülkede yaşıyorsanız sektörün küçülme olasılığı çok daha az. Türkiye 2003 – 2014 yılları arasında ortalama % 4,8 oranında büyüme gösterdi yine 2003 – 2014 yılları aralığında Türkiye’deki birincil enerji tüketimi de % 4,12 oranında artış gösterdi. Ekonomik büyüme ve ülke için enerji tüketimimiz paralel olarak büyüme gösteriyor. Buna ülkedeki ekonomik dengelerin değişimi, refah seviyesinin yükselmesi, artan nüfus yoğunluğu gibi birçok neden sebebiyet verebilir. Bunun gibi durumlar enerji sektörüne olan talebi arttırıyor. Bildiğiniz gibi ülkemizde jeopolitik yapı sebebi ile enerji ihtiyacımızın tamamını karşılayacak kaynaklarımız yok. Bu durumda ihtiyacımızın büyük bir kısmını ithal ederek temin etmemize neden oluyor. Gün geçtikçe artan talep bizi zamanla yeni, alternatif enerji kaynakları aramaya yönlendirecektir. Enerji sektörü daha çok özel sektörün yatırımları ile büyüyen bir alan. Bu durum sektörde yer alan şirketlerin çoğalmasını ve daha fazla istihdam yaratılmasını sağlayabilir. Artan talep, yeni iş kolları olanaklarını doğuruyor. Enerjideki ithalatımızın azaltılması ve daha çok yurtiçi yatırımın gerçekleştirilmesi enerjiyi daha verimli kullanmamıza mevcut kaynaklarımızın verimliliğini arttırmaya, teknolojimizi geliştirmeye itici güç olmalıdır.
Bütün bu gelişmelerin yanı sıra özellikle akaryakıt sektöründe 2015 yılının pekte kolay geçtiği söylenemez. ilk olarak Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun bir anda getirdiği Tavan fiyat uygulaması özellikle dağıtıcı firmaların kar oranlarının iyice düşmesine neden olmuştur. Akabinde akaryakıt sektöründe bir çok transferin gerçekleşmesine neden olan ve sektör için önem arz eden 18 Eylül sürecine girilmiştir. Bazılarınızın dikkatini çekmiştir her zaman kullandığınız yol üzerinde bulunan akaryakıt istasyonlarını farklı dağıtıcı firmalarının isimleri ile bulmanız mümkün, 18 Eylül 2010 tarihinden önce bayiler ve dağıtıcı firmalar arasında uzun dönemli anlaşmalar yapılabiliyorken, bu tarihten sonra bayiler ve dağıtıcı firmalar arasındaki anlaşma süreleri 5 yıla indirgenmişti. Geçtiğimiz 18 Eylül 2015 tarihinde bütün dağıtıcı firmalar için yeni anlaşma dönemine girildi ve bir çok transfer gerçekleştirildi. Şu an akaryakıt sektöründeki bu kriz ve yoğunluk sona ermiş durumda. 2016’da çok daha iyi bir yıl geçirilmesi bekleniyor.”
İlk iş deneyimi çok önemli
İş hayatına ilk adımı atarken, bunu belirli hedefler doğrultusunda yapmış Sevinç. Mezun olduktan sonra tercih ettiği ilk iş deneyimini çok önemsiyor. Sevinç yeni mezunlara şu tavsiyede bulunuyor: “Ne istediğinize iyi karar vermelisiniz kesinlikle istemediğiniz ve yapmayı düşünmediğiniz bir sektörde veya meslekte sadece vakit geçirmek için işe başlanmayın. Ne yapmak istediğiniz ve bu yönde adımlar atmanız boşa vakit harcamanızı engeller.”
Öğrencilik günlerine dair en çok neyi özlediğini sorduğumuz Sevinç, şöyle konuşuyor: “Öğrencilik günlerimin tamamını özlüyorum diyebilirim. öğrenciyken kendime, çevreme daha çok vakit ayırabiliyordum. Okula gidip gitmemek benim tercihimdi. Ancak iş hayatında böyle bir lükse sahip olamıyorsunuz ne kadar yorgun veya uykusuz olsanız da o sabah kalkmak ve görevinizin başında olmak durumundasınız.”
Yoğun bir sektörde çalışan Sevinç, iş hayatından fırsat buldukça dans ediyor ve sosyal çevresine vakit ayırıyor.