Alametifarika’nın Kreatif Strateji Departmanı’nın başkanlığını yapan Nuri Gülver reklamcılığa mühendislik baharatı eklemenin yolunu bulmanın peşinde. Bu yıl o da Mediacat 30 Under 30 listesinin yeteneklerinden biri.
İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin hangi bölümünden mezunsunuz? Neden Bilgi Üniversitesi?
Lisans eğitimimi İstanbul Teknik Üniversitesi Gemi İnşaat ve Gemi Makineleri bölümünde tamamladım. Mezuniyetimden bir yıl sonra da İstanbul Bilgi Üniversitesi Pazarlama İletişimi bölümünde yüksek lisansa başladım. Bir reklamcının iyi olması gereken bir konu daha var: o da pazarlama. Ben de önümdeki akademik seçeneklere baktım ve en uygun derslerin ve öğretim görevlilerinin İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde olduğunu gördüm.
Şu anki şirketinizde pozisyonunuz nedir?
Alametifarika’da yeni kurulan Kreatif Strateji departmanın başındayım.
BİLGİ’ye ne gibi beklentilerle başladınız?
BİLGİ’ye başladığımda en büyük beklentim, markaların pazarlama problemlerini çözerken kendime has bir algoritma geliştirmek ve bu algoritmayı her problemde biraz daha geliştirerek reklamcılığa biraz mühendislik baharatı eklemenin bir yolunu bulmaktı.
Üniversite eğitiminin size ne gibi katkıları oldu?
Bugün Türkiye’de hiçbir ajans, markasına yaptığı reklamın etkili olacağının garantisini vermiyor. Ben şu anda markaya harcadığı paranın garantisini verdirecek bir algoritma üzerinde çalışıyorum. Yani hangi ürünün reklamı hangi şekilde yapılırsa asgari düzeyde beklediğimiz etkiyi yaratır. Üniversitemin bana en büyük katkısı böyle bir işe kalkışmamda bana cesaret vermesi oldu.
BİLGİ’li olma ayrıcalığı hayatınızda neleri değiştirdi?
Öncelikle hem sektörden hem de sektör dışından birbirinden güzel dostluklar kurmama vesile oldu. Ve en önemlisi Eser Telci hocamın dersleri sayesinde ileri süreceğim her fikrin akademik bir referansı olması gerektiğini öğreterek, bana araştırma yapma gibi güzel bir alışkanlık kazandırdı, çalışma sistemimi değiştirdi.
Okul günlerinden unutamadığınız bir anınız var mı?
Birgün Celil Hoca dersi için bir ödev yazmamızı istemişti. Ben de oturdum ilkokul birinci sınıf öğrencisi özeniyle bir şeyler hazırladım. Derste hocaya uzattım, övgü bekliyorum, Nuricim ne güzel hazırlamışsın falan diye. Ama o da ne?! Celil Hoca kağıdımı almadı. “Bu yanlış” dedi. Ya nasıl dedim? Bakıyorum bakıyorum bir yanlışlık göremiyorum. Dersin sonunda yanına gittim hocam dedim Allah aşkına söyleyin, nesi yanlış? Soyadımı yanlış yazmışsın dedi Öker değil, Oker.
Mediacat “30 Under 30” listesinde yer alan en başarılı isimlerden birisiniz. İsmininiz listede yer almasıyla hayatınızda neler değişti?
Yorumunuz için çok teşekkür ederim. Benim hep şansım yaver gitti. Eğer bir gün kendim dışında başkalarına da faydası dokunacak bir şey yapmayı başarabilirsem ancak o zaman başarılı olacağım ve hayatım o zaman değişecek.