Çalışkan ve mütevazı

Yaptığı konuşmayla hukuk fakültesinin mezuniyet töreninin bu seneki açılışını gerçekleştiren Eren Kurşun için her şeyin temelinde iyi insan olmak var, iyi bir hukukçu olmak sonra geliyor. Kızlarının büyümesinin bir anını bile kaçırmak istemeyecek kadar duygusal ama aynı zamanda işine aşık bir hukukçu o. 

İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin hangi bölüm/bölümlerinden mezunsunuz? Kısaca eğitim durumuzdan bahseder misiniz?

Üsküdar Amerikan Lisesi’nden mezun olduktan sonra 2004 yılında İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun oldum. Akabinde Boğaziçi Üniversitesi’nden MBA derecesi aldım.

Neden BİLGİ’yi tercih etmiştiniz?

Güçlü akademisyen kadrosu vardı ve BİLGİ’de bu akademisyenlerle öğrenciler arasındaki güçlü diyalog sebebiyle.

Şu an çalıştığınız şirketteki pozisyonunuz nedir? Ağırlıklı olarak hangi davalarla ilgileniyorsunuz?

Esin Avukatlık Ortaklığı ortaklarındanım. Türkiye’nin en büyük şirket birleşme ve devralmaları takımlarından birinin başındayım. Çok istisnai durumlar dışında davalarla ilgilenmiyorum. Faaliyet alanım şirket birleşmeleri ve devralmaları ve yatırım fonları.

Hukuk tercih etmenizin sebebi neydi? Avukatlık çocukluk hayaliniz miydi?

Avukat olmaya 12 yaşında karar verdim. Ama ne yalan söyleyeyim, sebebini hatırlamıyorum.

BİLGİ’ye başladığınızda beklentileriniz nelerdi?

Kendimi geliştirmek, kendim ve okul için bir şeyler yapmaya çalıştığımda okuldan destek bulmayı, ihtiyacım olduğunda hocalara ulaşabilmeyi bekliyordum. Bu beklentilerim gerçekleşti.

İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin size en büyük katkısı ne oldu?

Hocalarımdan anlayışlı ve mütevazi olmayı öğrendim.

BİLGİ’li olmanın ayrıcalığını hangi alanlarda hissettiniz?

Bilgili olmakla hep gurur duydum, 16 sene öncesine gitsem yine BİLGİ’yi seçerdim. Ancak bence hiçbir hukuk fakültesi tek başına bir ayrıcalık yaratmıyor. Bence bir hukuk fakültesini diğerlerinden ayıran mezunlarının kendilerini ayrıcalıklı konumlara getirmelerine ne kadar destek olabildiği. Ben bu anlamda BİLGİ’den ve hocalarımdan çok destek gördüm ve onlara çok şey borçluyum.

Okul günlerinden unutamadığınız bir anınız var mı?

Okul günlerinden değil de mezuniyet sonrasından bir anı olsa? Bu sene hukuk fakültesi mezuniyet töreninin açılış konuşmasını yaptım. Hayatım boyunca hatırlayacağım büyük bir gururdu.

Mezuniyetten profesyonel hayata geçiş sürecinizden bahseder misiniz… Şu an bulunduğunuz noktaya gelene kadar neler yaşadınız?

Özellikle meslek hayatımın ilk yıllarında çok çalıştım. Her sabah 7.00’de ofisteydim, gece 2.00, 3.00’den önce çıkmazdım. Haftada en az iki gece mutlaka ofiste sabahlamam gerekirdi. Sonra tempo biraz daha hafifler gibi olurken de bu sefer bir yandan çalışırken bir yandan Boğaziçi Üniversitesi’nde yüksek lisans yaptım. Tempo hala yoğun. Mezun olduktan sonra 12 sene nasıl geçti, ne zaman profesyonel oldum anlamadım bile.

Hukukta iyi bir kariyer yapmak, diğer alanlara kıyasla daha zor diyebilir miyiz? Siz ne dersiniz?

Şu an her alanda müthiş bir rekabet var, her alanda kariyer yapmak yıllar öncesine göre çok daha zor. Yalnız hukukçuları bekleyen bir zorluk daha var: hukukta çok çalışmadan, şans eseri, kısa yoldan işini iyi yapabilmek imkansız. Hukukçu için kariyer kısa yolu yok.

Türkiye’deki hukuk sistemine ve işleyişine dair kısa bir değerlendirme yapar mısınız…

En büyük adliyelere sahip olmakla övünüyoruz. Oysa bence övünülmesi gereken büyük kütüphaneler, konser salonları, stadlardır – adliyeler değil. Mahkemelerimiz ne yazık ki çok yoğun ve çok yavaş. Hukuk sistemine güvenilmesini sağlayacak bir içtihat birliği yok – her an herkes her sonucu bekliyor. Yoğunluk dolayısıyla hakimler bilirkişilere hukuk danışıyor. Kısacası hukukumuz iyi ama mahkemelerimizin kat etmesi gereken çok yol var. Burada vatandaşlar suçu kendilerinde de aramalı, iş olsun diye dava açmak, davayı mümkün olduğunca uzatmak, haksız olsa bile temyiz etmek, temyiz sonucunu beğenmezse bir şekilde karar düzeltme istemek… Bu liste uzar da uzar. Biz 50 kişi birinin sırtına atlayıp sonra da hızlı yürüyemediği için şikayet ediyoruz.

Gelecek hedefleriniz neler?

Benim hedefim ne yazık ki imkansız bir hedef: mümkün olsa Türkiye’nin bütün şirket birleşmelerini yapmak, bunu yaparken de kızlarımın büyümesinin bir anını bile kaçırmamak istiyorum. Başarmak mümkün olmasa da bu hedefe olabildiğince yaklaşmaya çalışacağım.

Ardınızdan gelen meslektaşlarınıza bir tavsiyeniz var mı?

Hukuk çok çalışmadan başarılı olunabilecek bir alan değil. Çok çalışsınlar. Paraya veya mevkiye değil, iyi birer hukukçu olmaya odaklansınlar, diğerleri bununla birlikte gelecektir. Her şeyden önce iyi birer insan olsunlar.

 

Üniversitedeki favori mekanınız? Üniversitede değil ama Dolapdere’deki Anadolu Köfte Salonu

Favori hocanız? Bunu söylemek zor, hepsi…

Bugünlerde en son okuduğunuz kitap? Confessions of an Economic Hit Man

En son izlediğiniz film? Zoopolis.

En son gittiğiniz şehir? Zürih.

 

 

Powered by Openmedia