2010 yılında BİLGİ Görsel İletişim Tasarımı Bölümü’nden mezun olan Mehmet Cem Kızılkaya TEKZEN’de Pazarlama Müdürü, 2003 yılında BİLGİ MBA’den mezun olan Can Fırat ise, aynı şirkette Operasyon Eğitim Yönetmeni olarak çalışıyor.
Yıllarca aldıkları eğitimlerden ve iş tecrübelerinden sonra aynı şirkette yolları kesişen mezunlar, bugünlere gelmelerinde “Oldum dememek, inanç, süreklilik” ve “Başarmayı seçerek sürekli gelişim ve öğrenmeye açık olmaya” bağlıyorlar. BİLGİ’den aldıkları eğitimlerin de birçok teorik bilgiyi hayata geçirme yolunda çok faydalı olduğunu söylüyorlar.
Mezun olduktan sonra neler yaptınız?
MCK: BİLGİ benim ikinci üniversitem. Daha önceki eğitimim yurt dışındaydı. BİLGİ’de okurken zaten bir yandan çalışıyordum. İş ve öğrenme benim için hep kol kola gitdiğinden, bu bende bir alışkanlık halini aldı.
CF: Çalışma hayatım süresi içerisinde ekipler yetiştirmek, liderlik yetkinlik ve özelliklerimi güçlendirmek amacıyla ICF (International Coach Federation) tarafından onaylanmış bir koçluk okulunu bitirdim ve ICF tarafından gerekli görünen tüm yetkinlikleri tamamlayarak ACC (Associated Certfied Coach) seviyesine ulaştım. Ardından ICF tarafından onaylı Takım ve İlişki Sistemleri (ORSC) Koçluğu eğitimlerini tamamlayarak bireysel gelişimlere ilaveten takımların ve sistemlerin gelişimlerine destek olmaya başladım. MBA yaptığım dönemde plastik sektöründe mekanik bakım şefliği görevini yürütüyordum. Mezuniyet sonrası otomotiv sektöründe görev almaya başladım. Bölge satış müdürlüğü pozisyonu ile satış ve stratejik gelişim fonksiyonlarını gerçekleştirdim. Sonrasında mimari donanım ve mobilya aksesuarları satışı yapan bir Almanya merkezli firmada mimari proje satış yöneticiliği ve yurt dışı mağazalar yöneticiliği görevlerini yürüterek bölgesel stratejiler üretme fırsatını yakaladım.
TEKZEN’de çalışmaya ne zaman hangi görevle başladınız?
MCK: 2014 yılının Kasım ayında Markadan Sorumlu (Brand Manager) olarak göreve geldim. Nisan ayı itibariyle de Pazarlama Departmanı’nın başına geçtim.
CF: Ben de 2014 yılının Kasım ayında Operasyon Eğitim Yönetmeni pozisyonunda göreve başladım.
İşinizde yükselmenizi özellikle hangi yetenek ve bilgilerinize bağlıyorsunuz?
MCK: Oldum dememek, inanç ve süreklilik.
CF: Başarmayı seçerek sürekli gelişim ve öğrenmeye açık olmak. Bunun sonucunda yeni ve farklı adımlar atabilmek. Çok yönlülüğümü dengede tutup, performansıma engel olabilecek iç engellerle mücadele edebilme cesaretine güvenmek ve liderlik yetkinliklerimi sürekli geliştiriyor olmak.
“BİLGİ zihnimi açmıştır”
BİLGİ’den aldığınız eğitimlerin şu anki iş hayatınızda size nasıl bir yardımı oldu?
MCK: Fikrimce soyut ve somut düşünebilmek bir pazarlamacı için çok gerekli. Yani esasında bütün bu bilgi akışının doğru tefsir edilmesi (smart data’ya çevrilmesi) çok yönlü bir bakış gerektiriyor. Algı yönetimi, kurum iletişiminin aksettirilişi ve adaptif bir pazarlama için artık meselelere sırf analitik yaklaşmak veya sadece soyut bakmak yeterli olmuyor. BİLGİ’deki eğitimim bu anlamda daha kapsayıcı çözümler üretmemde zihnimi açmıştır.
CF: Yönetimsel becerilerimin gelişmesinde, bununla birlikte daha verimli stratejiler geliştirmem için gerekli birçok faydalı model öğrenmem ve bunları nasıl hayata geçirmem konusunda yardımcı oldu.
“Görünmez bir bağ oluşturabilmiş”
Aynı şirkette çalışan BİLGİ’liler olarak birbirinize destek oluyor musunuz? Aynı üniversiteden mezun olmak arada bir bağ oluşmasını sağlıyordur.
MCK: Elbette. BİLGİ’liler ile karşılaştığımda hep sıcak bir tavırla karşılanıyorum. Üniversitemizin kredibilitesinin yüksek olduğunu zaten herkes belirtiyor. BİLGİ’li veya değil, üniversitemiz hakkında hep müspet ve yapıcı tepkiler alıyorum.
CF: Ortak geçmiş veya mevcut kültürü paylaşmak ve aidiyet hissi her dönem farklı kültürlerde olduğu gibi BİLGİ bünyesinde de var olan bir olgu. Ne mutlu ki tüm BİLGİ içerisinde var olan her bir birey bu amaca yürekten hizmet etmiş ve etmeye devam ediyor ki mezun olduktan sonra bile aramızda görünmez bir bağ oluşturabilmiş.