Girişimciliğe erken yaşlarda atılan BSB Teknoloji Kurucu Ortağı Berfin Bayat, BİLGİ’deki eğitim sürecinin kendisini her açıdan nasıl beslediğini ve girişiminin detaylarını anlattı.
1) Öncelikle bize biraz kendinizden bahsedebilir misiniz?
İstanbul Bilgi Üniversitesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği’nden geçtiğimiz sene mezun oldum. 2014 yılında başladığım üniversite hayatımı 2019 yılında tamamladım.
Hem sosyal hem de başarılı bir mühendis olmak için koyduğum hedefleri bu süre içinde gerçekleştirmeye çalıştım. Değerli hocalarım ile yönelmek istediğim alanlar hakkında konuşmalar gerçekleştirdim.
Yaptığım stajlar sonrası çalışmak istediğim alanı belirleyip kurumsal firmalara başvurulara başlamışken üniversitenin son senesinde hayat çok daha farklı bir kapı açtı. Şu an birlikte çalışmakta olduğum 2 ortağımla birlikte yenilikçi bir fikirle TÜBİTAK’a başvurduk.
Bu başvuru bizi hiç beklemediğimiz girişimcilik ve start-up platformlarına sürükledi. Başarılı olan başvuru sürecinden sonra hibe desteği almaya hak kazanan projemiz üzerine çalışmalara başladık.
24 Mayıs 2019 tarihinde BSB Teknoloji Geliştirme ve Yazılım Anonim Şirketi’ni kurduk ve hala aktif olarak çalışmaya devam ediyoruz. Bütün bu yoğun geçen senede ve karşılaştığımız belli zorlukların yanında bu serüven hayattaki beklentilerimizi ve kariyer isteklerimizi daha net görmemizi sağladı.
Son senemizde karşımıza çıkan fırsatları değerlendirerek yarattığımız bu şansı en iyi şekilde değerlendirerek kendimize ve şirketimize en güzel geleceği oluşturacağımıza eminim.
2) BİLGİ’yi tercih etme sebebiniz neydi? Üniversite yıllarınız nasıl geçti, neler yaptınız?
İstanbul Bilgi Üniversitesi, başarılı öğretim görevlileri ve prestijli faaliyetleri ile ilgimi çeken bir okul olmuştu. Üniversite tercih döneminde yaptığım ziyaret sonucu, gerek kampüs gerek faaliyetler gerekse başarılı öğretim görevlileri hakkında doğru bir düşüncede olduğumu anladım. Hem kaliteli hem de sosyal öğrenim hayatımı bu okulda sağlayabileceğimi düşündüm ve tahmin ettiğim gibi de oldu; BİLGİ benim için çok doğru bir tercihti.
Yoğun bir YGS/LYS döneminden çıktığım için kendi isteğimle 4 ay hazırlık okudum. Hem üniversite hayatına alışmak hem de hemen yoğun mühendislik eğitimine başlamamak beni fazlasıyla rahatlattı. Hazırlık sayesinde oluşturduğum arkadaş çevremi düşününce de iyi ki diyorum.
Hazırlık dönemi ocak ayı gibi tamamlandı. Sonrasında okulumuzun sunduğu yurt dışı dil programını değerlendirerek, mart ayında UPENN’ e (University of Pennsylvania) gittim. Yaklaşık 2,5 aylık Amerika maceramda hem güzel bir dil eğitimi aldım hem de Amerika’yı tekrar keşfettim. Okulumuz sayesinde bu tarz bir deneyim kazandığımdan dolayı minnettarım.
Bölümün ilk senesinden itibaren çok değerli öğretim görevlilerimizle yaptığım görüşmeler kariyer planımın şekillenmesine yardımcı oldu. Uygun oldukları her fırsatta bize ayırdıkları zaman, paylaştıkları deneyim ve bilgiler için hepsine tekrar teşekkür ederim.
Okula kayıt döneminde gördüğüm yelken kulübü, kulüp deneyimlerimin ilki oldu. Hem eğlenceli hem öğretici bu kulüp bana gerçekten çok şey kattı. 2 yıldız yelkencilik eğitimi alarak sertifika sahibi oldum. Bir ara eğitim kurulunda da yer aldım. Yelken hala benim için büyük bir tutku. Yelken kulübünden sonra biraz daha bölüme yönelik Bilgi Engineering Society’ye katıldım ve yönetim kurulunda yer aldım.
Bu kulüp sayesinde değerli simaların konferanslarına katılarak tanışma fırsatı buldum.
Kısacası hem sosyal alanda hem de eğitim alanında dolu dolu bir üniversite hayatı yaşadım. Okulumuzun bana kattığı değerleri unutmuyor, Santral kampüsünü gerçekten çok özlüyorum.
3) Girişiminiz hakkında bilgi verebilir misiniz, nasıl bir deneyiminiz oldu?
Şirket olarak sanal platformlara entegre edilebilen koku modülleri dizayn ediyoruz. Ana projemiz oyunlarda kullanıcı hareketi ve konumuna göre ortama oyundaki nesnelerin kokusunun verilmesi. Bu sayede oyundaki gerçekçiliği artırarak koku duyusunu ekleyip kullanıcı ve sanal platform arasındaki duvarları yıkıyoruz. İçeriğinde altı adet likit barındıran modülümüz telefon ve bilgisayar üzerinden uygulama ile kontrol edilebiliyor, likit dozları kullanıcıya göre ayarlanabiliyor.
Ayrıca şu an içinde bulunduğumuz Covid-19 salgınıyla ilgili yaptığımız toplantılarda bir ara ürünle bu salgına karşı durabiliriz diye düşündük. Tasarladığımız modül tamamen doğal yağ içeriğiyle hem kullanıcıya hayal ettiği atmosferi sağlıyor hem de yağların dezenfektan içeriği ile ortam temizliği yapıyor.
Doğal yağ kullanmamızın sebepleri ise sürdürülebilir bir kaynak olması aynı zamanda da kitle ayırmaksızın (astım hastaları) ürün kullanımı sağlamasıdır. Yine İOS/Android/Web tabanlı uygulamalar ile kontrolü sağlanan ürünümüzde kullanıcı istediği koku karışımını ve dozunu kendisi ayarlayabiliyor.
Fazlasıyla yabancı olduğum girişimcilik serüveni hem teknik hem mesleki konularda bana pek çok şey kattı. Projenin Ar-Ge kısmı sayesinde edindiğim teknik bilgiler somut anlamda mühendisliği amlamamı ve kendimi geliştirmemi sağladı.
Okulda öğrendiğimiz teknik bilgileri her anlamda uygulayabileceğimiz bir platform oluşması yeni mezun olan biri için çok yararlı oldu. Kurumsal firmalarda belirli alanlarda yoğunlaşan mühendislerden farklı olarak biz sürecin tüm teknik kısmını yöneterek pcb tasarımdan pazarlamaya kadar geniş bir yelpazede deneyim kazandık.
Gerçekleştirdiğimiz görüşmeler sonucu pek çok bağlantı edinerek güzel bir mesleki çevre oluşturduk.
4) Girişimci olma yolculuğunuzda BİLGİ’nin size ne gibi katkıları oldu, nasıl kolaylıklar sağladı?
Bölüm hocalarımız tüm TÜBİTAK süreci boyunca hep yanımızda oldu. Gerek teknik gerek mental ve psikolojik olarak desteklerini hep hissettik. Süreçlerine hakim oldukları konularda ufuktaki bulutları bizler için kaldırdılar biz de daha emin adımlarla ve geleceği görerek ilerledik. Ayrıca üniversite reklam-yayın kısmının desteğiyle Habertürk’te yayınlanan haberimiz sayesinde projemiz ve şirketimiz ile ilgili bilgiler kitlelere ulaştı. Bu reklam içeriği bizi gerçekten ileriye taşıdı ve network kısımlarında çok güzel gelişmeler yaşadık.