Moneymo Kurucu & Yönetim Kurulu Üyesi Barış Yüceses, girişim yolculuğu hakkında detaylı bilgi verirken bu yolda BİLGİ’nin ona kattıklarını bizlerle paylaştı.
- Öncelikle bize biraz kendinizden bahsedebilir misiniz?
1975 Eskişehir doğumluyum. 1991 yılında 16 yaşımda liseyi bitirdim. Yaz tatilimi boş geçirmemek için o dönem yeni yeni ortaya çıkan bilgisayar kurslarından birine başladım. Yazılım geliştirmenin bana verdiği mutluluk ile tüm hayatımı yazılım dünyasına adamaya karar verdim. Freelance yazılım işleri yaparken Kocaeli Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği bölümünü bitirdim ve İstanbulda profesyonel olarak yazılım mühendisi olarak çeşitli yazılım şirketlerinde ve bankalarda çalıştım ve çalışmaya devam ediyorum. Bilgisayar ve yazılımla geçen neredeyse 30 yıl boyunca bir problem veya ihtiyacı yazılımla çözmeye ve kalıcı iyileşme sağlamaya çalıştım. Her gün tekrar tekrar öğrenmeye ve keşfetmeye devam ederken insanlara ve dünyaya fayda sağlayan dokunuşlar yapmaya gayret ediyorum. - BİLGİ’yi tercih etme sebebiniz neydi? Üniversite yılllarınız nasıl geçti, neler yaptınız?
Yazılım ile geçen 25 yıl sonunda her şeye sadece mühendis bakış açısı ile bakmanın bazen mutsuz sonuçlar yaratabileceğini gördüm. Bunlar bir projede müşterinin, çalışanların veya patronun mutsuzluğu olarak karşımıza çıkıyordu. Bu sebeple olaylara tüm açılardan bakabilmek gerektiğini görünce mühendislik bakış açıma işletme yönetimi bakış açısının ne kadar gerekli olduğuna emin oldum. Sonrasında da çalışan biri olarak bunu nasıl bir eğitimle sağlayabilirim diye araştırdım. Yönetici bir mühendis için MBA burada öne çıkıyordu. Sonrasında esnek zamanları olan üniversiteler, ulaşımı kolay noktalardaki ve kampüs yaşamı sıkışık Istanbul yaşamında biraz yeşil alanı da olan özelliklerde üniversiteleri inceledim. Sonra üniversiteleri ziyaret ederek konumu, kampüs içinde hayatı ve tabii ki en önemlisi hocaları gördüm. Metehan Hoca’mız başta olmak üzere tüm hocalarımız ile tanışıp kendimi ve bulunduğum imkanları anlatarak arayışımı açıkladım. Onlardan da olumlu yanıtlar alınca İstanbul Bilgi Üniversitesi açık ara önce çıktı. Okulda hocalar ve öğrencilerin oluşturduğu özgür paylaşımcı ve sürekli gelişen bir kültür vardı. Bunun bir parçası olmak beni çok mutlu etti ve her zaman mutlu olarak okula gittim. Lisans zamanındaki üniversite zamanı gibi sosyal bir hayatımız da olurken hocalarımızla ve diğer öğrenci arkadaşlarla güzel dostluklar kurdum. Yüksek lisans biteli 5 yıl olmasına rağmen hala okulu ziyaret ediyorum. Hocalarımızla görüşüp sohbet ediyoruz. Bir işletme problemini tartışıp çözüm geliştirdiğimiz bile oluyor. Eşime turizm şirketi kurumsal kimliğine kadar birçok çalışma yaptım. Kurum stratejisinin bilgi teknolojilerine yansıması ile ilgili tez hazırladım. Dolayısıyla her dersten aldığım dersleri birebir iş hayatımda veya çevremdekilerin hem iş hem kariyer hayatında deneyimledim. Bunu tekrar ederek gelişmeye ve öğrenmeye de devam ediyorum. - Girişiminiz hakkında bilgi verebilir misiniz, nasıl bir deneyiminiz oldu?
Bankada çalıştığım bir dönem, bazı banka servislerinin perakende sektörüne dokunduğunu gördüm. Buradaki sorun onlarca bankanın binlerce perakende markasından ödeme noktası ötesinde esneklik ve sipariş gibi tamamlayıcı servislere olan ihtiyacıydı ancak bankaların sahada perakende markalarının ERP seviyesine kadar entegre sistemler kurması iki paydaşın ana işinin çok dışında idi. Ayrıca verimli ve ekonomik, hatta sürdürülebilir değildi. Bunu bir fırsat olarak tanımladım. Yine okulda öğrendiğim mavi okyanus stratejisi gibi birçok metodu kullanarak iş modelini sadeleştirerek temel çözümü ortaya koydum. QR Kod ile tüm banka ve e-cüzdan uygulamalarının perakende kanallarında alışveriş yapmasını sağlamak temel ihtiyaçtı. Hatta biraz daha erken başlasaydık Covid-19 ortaya çıktığında mesafeli alışveriş ve temassız ödeme gibi konularda tam bir çözüm olarak ortaya çıkabilirdi. Moneymo markasında yerel olarak başlayıp global hedef ile yatırım aldık. 300’den fazla perakende markasının satış anındaki darboğazlarına çözüm önerisi olarak sunduk. Genelde de olumlu yanıtlar aldık. Tek problem kendimiz bir e-cüzdan sunarsak pazara duyurmak ayrı bir maliyet ve enerji olacağından API servis olarak bankalara bu servisi açalım dedik. Bu noktada maalesef Türk bankalarının yenilikçi görünen PR yapmalarına rağmen tersine iş birliğine ne kadar kapalı ve savunmacı olduklarını gördük. Bu bariyeri geçmek için bir kaç yıl enerji sarf ettik. Hala Türkiye finans sektörünün Avrupa ve Amerika’ya göre daha bireysel ve sadece benim olsun, olmazsa da kimse de olmasın bakış açısı devam ediyor. Bizler de bunu kırmak ve gelecek için daha üretken, yenilikçi bir kültürün tohumlarını atmaya çalışıyoruz. - Girişimci olma yolculuğunuzda BİLGİ’nin size ne gibi katkıları oldu, nasıl kolaylıklar sağladı?Öncelikle insani yönü ve samimiyeti bırakmadan problem çözmek için konuya bağlı metotları araştıran öğrenen ve uygulayan bir kültürün parçası olmaktan memnun oldum. Öğrenci psikolojisinde ders denince almakta zorlanılan davranış, burada bir sohbet gibi keyifli hale geliyordu; öğrenme ve tartışma ortamının olması sürekli gelişimimizi sağladı. Bir işletmeye, ürüne, insan kaynağına, stratejiye finansa vb. iş hayatındaki temel kavramlara nasıl bakmalı, hangi soruları sormayı ve hangi yöntemlerle çözümler üretmek gerekir bu soruları sormayı alışkanlık haline getirdim. Artık problemlere bir taraf olarak bakmıyorum; çalışan gözüyle, yönetici gözüyle veya patron gözüyle değil tüm bakış açıları ile bakıp objektif bir çözüm arıyorum. Bunu son kez lisans öğrenimim sırasında hissetmiştim. Orada edindiğim dostluk ve arkadaşlıklar devam ediyor. Bu da okulun bitmediği, hep devam ettiği hissi yarattığından keyifle okulumuza gidiyoruz. Oradan insanlarla kahve içiyor, bazen de bir konuya çözüm arıyoruz. Oradaki hocalar ve öğrenciler de bir işi zorunluluktan değil keyifle yapıyor. Bunu gördüğümde ben de mutlu oluyorum ve motivasyonum hep yukarıda oluyor. Hayatım boyunca BİLGİ ekosistemi içinde olmayı ve arkadaşlıklarımı sürdürmeyi diliyorum. Tüm hocalarıma ve arkadaşlarıma hayatımıza kattıkları güzellikler ve değerler için teşekkür ediyorum.