Sırbistan’ın başkenti Belgrad son yıllarda Türkler’in en sık tercih ettiği yurt dışı rotalarından biri. Vize gerekmeyişi ve ucuz uçak biletleri bu tercihteki önemli sebeplerden. Belgrad, seyahatseverlerin daha çok bahar ve yaz aylarında gitmeyi tercih ettiği bir şehir. Ama bizim için tatilin mevsimi yok, yeter ki şartlar elversin. İşte Belgrad gezilerimden sonra aklımda kalan ve hiçbir yerde yazılı olmayan “söylenmemiş” tüyolar…
Yazan: Serkan Eren
Nicola Tesla Havaalanı’na indiğinizde sizleri karşılayacak polis memurlarını görürseniz şaşırmayın. Daha önce Sırbistan’a giriş damganız veya hiç Schengen vizeniz yoksa ya da tertemiz bir pasaportla gittiyseniz sizi kenara ayırmaları yüksek ihtimal. Fakat endişe etmeyin ufak bir kontrolden sonra herkesi geçiriyorlar. Uçaktan iner inmez 72 Numaralı otobüsle şehir merkezine gidebilirsiniz. Ancak otobüs bileti bulma sıkıntısı yaşayacaksınız. Onlarda da akbil benzeri bir kart var. Tekli rakamlardan oluşuyor 1-3-5 günlük gibi sınırsız ulaşım kartı alabilirsiniz, ama bence en güzeli taksi. Havaalanından çıkmadan taksi çağırılan bir banko var, orada gideceğiniz yeri belirliyorlar, siz karşılığında fix bir ücret ödüyorsunuz. Aksi halde dışarda yanınıza yanaşan taksici abiler etrafınızı sarıp sizi 20 Euro’ya götürebileceklerini söylüyorlar. Her ikisini de tecrübe ettim güvenlik açısından hiç bir sıkıntı yok.
Turla gitmek şart değil
Ben turla gitmenizi önermem. İnternet üzerinden kendi otelinizi, hostelinizi, villa veya apartman dairenizi seçebilirsiniz ya da şehir merkezinde çok güzel apartlar da kalabilirsiniz, fiyatları gayet uygun. Eğer merkeze uzak bir yer tutarsanız fiyat daha da düşer ama bu sefer de her meydana gidişinizde otobüse binmek durumunda kalırsınız. Otobüs demişken, ilk otobüs deneyiminizde kimsenin otobüslere kart okutmadığını fark edeceksiniz. Benim tavsiyem siz bunu yapmayın zaten ulaşım çok ucuz. Bazen kontrol oluyor ve güvenlik sizden kartınızı talep edebiliyor.
Belgrad’ı yürüyerek keşfedin
Belgrad, Balkan şehirleri arasında en gelişmiş olanlarından. Bu gelişim tarihin korunarak günümüze kadar gelmesiyle de yakından ilgili. Şehirde dolaşırken farklı yüzyıllardan kalma birçok tarihi yapıya rastlayacaksınız. Bunlar arasında şehrin simgelerinden olan Kale Meydanı, Cumhuriyet Meydanı, Meclis Binası, Eski Saray ve Yeni Saray, Şehir Müzesi ve Şehir Tiyatrosu binaları, Sava Katedrali, Taş Meydan, Nikola Tesla Müzesi, Hotel Moskva, Knez Mihailova (herkes İstiklal Caddesi’ne çok benzetir), Skardarlija Caddesi mutlaka görmeniz gereken yerler arasında yer alıyor. Bu yapıların hepsine yürüyerek gidebilirsiniz. (Tabii eski Belgrad’da konaklıyorsanız. Şayet Zemun’da yani yeni Belgrad’da kalacaksanız ulaşım şart)
İster kısa bir içki molası, ister keyifli bir yemek
Belgrad’daki gezim boyunca en keyif alarak yaptığım aktivitelerden biri şehirdeki mekanları keşfetmekti. Bir kahve delisi olarak burada yerel kahve zincirlerini keşfettim. Coffee Dream gayet başarılı. Zaten burada Starbucks ya da Café Nero bulamazsınız. Sadece birkaç yerde tanıdık olarak sadece Costa Café’yi görebilirsiniz. Şehirde yeme içme çok ucuz olduğundan gün içinde üç-dört mekanda ister kısa bir içki molası için, ister keyifli bir yemek için durabilirsiniz. Mekanların hemen hepsi Knez Mihailova, Strahinjica ve Skardarlija Caddesi’nde bulunuyor. Knez Mihailova’da Burger House’ın muhteşem hamburgerlerini tadabilirsiniz. Ama nehir kenarında bulunan Beton Hala’da ise çok havalı mekanlar var ve buralarda sırp sosyetesini, basketbolcularını burada görmek mümkün. Tabii ki bu restoranlar çok lüks ama yine de Türkiye’ye kıyasla daha ucuz. Güzel bir akşam yemeği için tavsiye edebilirim. Japon mutfağı seviyorsanız Sakura isimli mekan gayet başarılı.
Muhteşem pizzaların keyfini çıkarın
Belgrad’da neredeyse her yemekte et bulacaksınız. Özellikle domuz eti çok fazla tüketiliyor. Eğer domuz eti yemiyorsanız olup olmadığını mutlaka sorun. Domuz eti seviyorsanız hotdogları çok lezzetli. Belgrad mutfağının çok zengin olduğunu söylemek mümkün değil. En çok duyduğum yerel yemeği Cevap Cici Kebabı oldu. Bizdeki köftenin çok benzeri. Çok lezzetli ama bizim için sürpriz bir tat değil. Yerel yemeklerin dışında Belgrad’da adım başı pizza yapan dükkanlar ve restoranlar göreceksiniz. İşte hiç düşünmeden tatmanız gereken asıl lezzet bu :) Olağanüstü lezzetteki pizzalar arasından zor da olsa birini seçin ve bu muhteşem tadın keyfini çıkarın. 24 saat açık Orao Pizzeria’ya mutlaka uğrayın derim. Pizzanın yanı sıra pekara denilen pastanelerden yine eşsiz lezzette sahip sıcak ve soğuk sandviçleri, börekleri, tatlıları da mutlaka deneyin. Benim en çok uğradığımız pekara “Toma” oldu. Şehrin en popüler pastanelerinden biri. Hem çeşit bol, hem çok ucuz, hem de merkezde. Üstelik 24 saat açık. İstanbul’da çok pahalı olan makaron burada çok çok ucuz.
Gelelim içmeye…
Avrupa’daki pek çok şehir gibi Belgrad’da da alkol sudan ucuz. Özellikle de bizim ülke ile kıyasladığımızda İstanbul‘da bir bira için ödediğim paraya acıdım. Eğer siz de benim gibi bira seviyorsanız Belgrad’ın yerel biraları Jelen ve Lav’ı deneyebilirsiniz. Bunun yanı sıra hemen her mekanda diğer Balkan biraları da bulunuyor. Mekanlardaki kokteyller de makul fiyata içilebilir. Belgrad’da deneyebileceğiniz bir diğer yerel içki de Rakija. Farklı meyve aromalarına sahip olan ve shot olarak sunulan Rakija da denenmesi gereken bir içki.