Yakir Mizrahi / Televizyon Gazeteciliği 2003 / Habertürk Gazetesi Spor Eki Editörü
Şalom Gazetesi’ndeki yazısını Hıncal Uluç köşesine taşıyınca, Fourfourtwo dergisinden iş teklifi aldı. Bugün Habertürk Gazetesi’nde spor editörü olan Yakir, UEFA’nın resmi sitesinin de Türkiye sorumlusu.
Çok küçük yaşlardan beri başta futbol olmak üzere birçok spor dalına olan merakı Yakir’in gazetecilik kariyerini belirler. İlkokula başlamadan önce spor sayfalarındaki kelimeleri ailesine sorarak okuma yazmayı öğrenen Yakir bu durumunu, “Belki de gazetecilik beni çağırdı” diye yorumluyor. Lisedeyken ligde o hafta oynanan maçların istatistiğini amatör olarak tutmaya başlar. Arkadaşları yazı dilinin çok kuvvetli olduğunu söyler. Hatta lise yıllığında birçok arkadaşı onunla ilgili, ileride iyi bir spor pazarı olabileceğini yazar. Yakir bu merakını profesyonel olarak da sürdürebileceğini düşünerek üniversite tercihleri arasına gazetecilik bölümünü de yazar.
Bilgi’de hazırlık sınıfıyla birlikte 5 yıl boyunca Kuştepe kampüsünde okuyan Yakir, kendi deyimi ile ‘Sütlüce’deki harika kampüsün’ o mezun olduktan sonra açılmasından ötürü, şimdiki Bilgi’liler gibi açık havada derslere çalışma imkanı bulamaz. Öğrenciyken TV8 ve CNN TÜRK gibi televizyon kanallarında yarı zamanlı staj yapan Yakir, bu kanalların dış haberler departmanında çalışarak bir yandan haberin oluşturulması sürecini deneyimler bir yandan da ‘profesyonel iş hayatının acımasız gerçeklerini’ öğrenmeye çalışır. Mezuniyet öncesi çalışmaların yararını kuşkusuz her bireyin gördüğünü düşünen Yakir, daha öğrenciyken, profesyonel iş hayatına adım atmadan çalışmanın, ilerde tercih edilecek mesleğin inceliklerini, dikkat edilmesi gereken unsurları öğrenmek açısından ciddi faydalar sağladığını belirtiyor. “Ne var ki gazetecilikte, okullu olmanın büyük yararının yanı sıra ‘mutfaktan’ yetişmek de çok mühim” diyen Yakir Mizrahi’ye göre istediğiniz kadar okulda gazeteciliği öğrenin, işin pratiğini çalıştığınız medya kuruluşunda çok daha iyi yapabiliyorsunuz.
Yazısını, Hıncal Uluç köşesine taşıdı
Mezun olduktan bir süre sonra vatani görevi yerine getirmek için askere giden Yakir, askerden döndüğünde sonra her gencin yaşadığı en önemli sorunlardan biri olan iş problemiyle karşı karşıya kalır. Bu süreçte haftalık yayınlanan Şalom gazetesine yazı gönderir. Bu sayede yazı yeteneğini bir şekilde diri tutmaya çalıştığını söyleyen Yakir, Ekim 2005’te Galatasaray dergisine gönderdiği bir okur mektubunun ‘ayın mektubu’ seçilmesi ve ardından iş imkanı tanınmasıyla iş bulur ve profesyonel gazetecilik hayatına adım atar. Şubat 2006’da Şalom gazetesinde çıkan bir yazısı, Sabah gazetesi yazarı Hıncal Uluç’un dikkatini çeker ve köşesinde bu yazıyı öven bir yazı yazar. Bu sayede o sırada Türkiye’de yayın hayatına adım atmaya hazırlanan FourFourTwo Dergisi yayın yönetmeni Mert Aydın’dan gelen iş teklifini kabul ederek, yurtdışında da çok büyük bir okuyucu kitlesine sahip olan FourFourTwo Dergisi’ne geçer. Kuruluşundan itibaren 2,5 yıl boyunca bu dergiye, röportaj ve çeşitli yazılarla katkıda bulunan Yakir, futbol dünyasından önemli isimlerle tanışma imkanı bulur. Ağustos 2008’de çeşitli idari sorunlar nedeniyle ekip olarak dergiden istifa ettiklerini söyleyen Mizrahi, “Arkamızda çıkardığımız 29 sayıyla övünülecek bir dergi bıraktık” diyor.
4 aylık bir aranın ardından Aralık 2008’de Habertürk Gazetesi’ne geçen Yakir, bu arada İsviçre ve Avusturya’da düzenlenen 2008 Avrupa Şampiyonası süresince de Türkiye A Milli Takımı’nın her idmanını ve maçını UEFA resmi sitesi adına takip edip, Türkiye muhabirliği görevini de yapar. 1 Mart 2009’da yayın hayatına başlayan gazetenin spor ekinde 2 yıla yakın süredir çalışan Yakir, bunun yanı sıra Nisan 2007’den bu yana UEFA’nın resmi sitesinin Türkiye sorumlularından biri olarak görev yapıyor. Şampiyonlar Ligi ve Avrupa Ligi’nde mücadele veren takımlarımızın yanı sıra milli takımın maçlarında da uefa.com’a içerik sağlayan editör olarak çalışıyor. 8 Ağustos tarihinde bir telekomünikasyon firmasında çalışan eşiyle hayatlarını birleştiren Yakir, şu anda çalıştığı Habertürk gazetesi spor ekinde Avrupa ve dünya futbolu haberlerinden sorumlu editör olarak görev yapıyor. Bu görevinin yanı sıra aralıklı olarak köşe yazıları da yazıyor.
Editörler evden çalışacak
Teknolojinin değişim hızıyla beraber gazeteciliğin de kendi içerisinde bir evrim geçirdiğini düşünen Yakir’e, bugün bazı başarılı blog yazarlarının futbol yorumculuğu yapması ilginç geliyor. Ve gazeteciliğin geleceği ile ilgili, “gelecek belki de gazetecilik bölümü okumasa da derdini az kusurlu bir edebi dille anlatabilen isimlerden oluşacak. Ayrıca çok yakın zamanda muhabir ve editörlerin illa işyerine gitme zorunluluğunun ortadan kalkacağını ve ‘home-office’ sisteminin daha da yaygınlaşacağını düşünüyorum” diyor.
İş yoğunluğu nedeniyle kendisi ve ailesine çok fazla vakit ayıramadığını söyleyen Yakir, fırsat bulduğunda sevdikleriyle beraber olmaktan mutluluk duyuyor. Arkadaşlarıyla sosyal aktivitelerde bulunmayı, eşiyle sinemaya ve yemeğe gitmeyi, birbirinden tatlı yeğenleriyle ilgilenmeyi çok seviyor.