Tuğba Saygın / İşletme 2008 / Vakıf Yatırım-Araştırma Uzman Yardımcısı
Yatırımcılara hisse senedi yatırımları konusunda tavsiyede bulunan Tuğba, günlük bültenlerin yanı sıra haftalık, sektörel ve şirket raporları hazırlıyor. Halka açılmak isteyen şirketlere danışmanlık yapıyor.
Üniversite yıllarında sermaye piyasalarında çalışmaya karar verir. Finans derslerini çok seven Tuğba’nın borsa ile ilgili her şey dikkatini çeker. O nedenle bu işte çalışmak onun hayalidir. Hatta son sınıfta hedefini belirleyip şu an sektör için zorunlu olan SPK lisanslama sınavlarına girer. Mezun olduğu yıl SPK ileri düzey lisansını alır. Bu sektörde çalışmasaydı, araştırmayı ve sayıları sevdiği için akademisyenlik yapmayı düşünen Tuğba, BİLGİ’de aldığı muhasebe ve finans alanındaki eğitimin işine katkısının olduğunu belirtiyor. Son sınıfta seçmeli derslere ağırlık verilmesi ve ilgi alanlarına göre seçim yapma şanslarının olmasının da önemli olduğunu söyleyen Tuğba, mezuniyet öncesi hazırladığı projelerin de işine faydası olduğunu düşünüyor. “Örnek vermek gerekirse, İMKB’de işlem gören bir şirketin detaylı analizini yapmıştık (bilanço analizi vb)” diyen Tuğba, hiçbir zaman severek aldığı derste kendini konu ya da sınav ile sınırlamaz, hep daha fazla kendini geliştirmeyi ister. Çünkü hedefi nettir. Üniversitede okurken staj yapmasa da kariyer başlangıcı için stajın önemli olduğuna inanıyor.
Mağazacılıktan borsaya geçti
Üniversiteden mezun olduktan sonra 2009 yılında Tema Mağazacılık (LC Waikiki) Genel Müdürlüğü Mali İşler Departmanı’nda bütçe, planlama ve kontrol bölümünde uzman yardımcısı olarak yaklaşık 6 ay kadar çalışır. Daha sonra kendini daha yakın hissettiği borsa için aracı kuruma geçmeyi tercih eder. 2010-2011 yıllarında Gedik Yatırım Araştırma Departmanı’nda çalışır. 2011 Aralık ayından itibaren Vakıf Yatırım’da Araştırma ve Strateji Müdürlüğü’nde uzman yardımcısı olarak görev yapmaya başlar. Mesleğinde hisse senedi analizi alanında uzmanlaşan Tuğba, bunun sektör bazında kapsamlı şirket analizini içerdiğini belirtiyor. Bu doğrultuda yatırımcılara hisse senedi yatırımlarında tavsiyede bulunuyor. Ayrıca İMKB dışında küresel piyasaları takip ediyor. Buna göre raporlar üretip, genel strateji belirlemeye katkıda bulunuyor.
Türkiye’nin gelişen bir ülke olması nedeniyle sermaye piyasasının büyüme potansiyelinin yüksek olduğunu düşünen Tuğba, “Çünkü diğer gelişmekte olan piyasalar ile karşılaştırdığımızda İMKB 2011 yılsonu itibariyle toplam 201 milyar dolar piyasa değerine sahip ve dünya borsaları arasında 32. sırada yer alıyor. Öte yandan yine 2011 yine aynı dönemde borsaya kote olan şirket sayısına baktığımızda 263 şirket var İMKB’de. Halbuki diğer gelişmekte olan piyasalardan örnek vermek gerekirse, ulusal Hindistan borsasında bin 640 şirket, Kore borsasında bin 816 şirket kote olmuş durumda” diyor. Bunlardan dolayı büyüme açısından yeni şirketlerin borsaya kote olmasının önemli olduğunu söyleyen Tuğba, bunu göz önünde bulundurarak kurumsal finansman departmanında da şirketlerin halka arzlarında kısmen deneyim kazanır.
Kurumsal finansmana katkı sağlıyor
Bu alanda kendini geliştirmek isteyen Tuğba, şu an Vakıf Yatırım Menkul Değerler AŞ’de Araştırma ve Strateji Müdürlüğü’nde araştırma uzman yardımcısı olarak görev yapıyor. Günlük bültenlerin yanı sıra haftalık, sektörel ve şirket raporları hazırlıyor. Öte yandan kurumsal finansman alanına da kısmen katkıda bulunuyor. Halka açılmak isteyen şirketlere danışmanlık yapıyor. Meslekte orta vadede finans sektöründe uluslararası geçerliliği olan CFA (Chartered Financial Analyst) sertifikasını almayı, daha sonra ise finans üzerine yüksek lisans yapmayı hedefliyor.
Bu meslekte başarılı olmak için yapılan işin sevilmesinin ve işi yaparken mutlu olmanın önemli faktörlerden biri olduğuna inanan Tuğba, öte yandan kişinin yetenekleri ve ilgi alanları doğrultusunda doğru işi bulabilmesinin ve bunun için hedef belirmesinin başarı için önemli olduğunu düşünüyor. İş dışında seyahat etmeyi, arkadaşlarıyla vakit geçirmeyi, yüzmeyi, alışveriş yapmayı ve araba kullanmayı seviyor. Yeni dil öğrenme hevesi olduğu için üniversite yıllarında Rusça kursuna giden Tuğba daha sonra Almanca öğrenmeyi dener. Ayrıca Latin dansı kursuna gider. Ancak şu an iş dışında pek boş vakti olmadığı için dil ve dans öğrenme hevesini ertelemiş durumda.