2002 yılında BİLGİ Psikoloji Bölümü’nü burslu olarak kazanan Aylin Özinci, öğrenciliğinin ikinci yılında Halkla İlişkiler Bölümü’nü de okumaya başlayarak 2006 yılında Çift Anadal mezunu oldu. Şu an Akbank Ticari Kartlar Birim Müdürü olarak çalışıyor.
Hem Psikoloji hem de Halkla İlişkiler Bölümü’nden 2006 yılında mezun olan Aylin Özinci, öğrenciliği sırasında çalışma hayatından hiç kopmamış. Neredeyse her dönem ve her yaz tatilinde staj yapmış. Sonuç olarak da bankacılık sektöründe çalışmaya karar vermiş. 9 yıl Garanti Bankası’nda çalıştıktan sonra 3 ay önce Akbank’da ‘Ticari Kartlar Birim Müdürü’ olarak yeni görevine başlamış.
“Üniversiteden kolay vazgeçemedim”
Aylin, aynı anda iki bölüm okumasının verdiği avantajla iki farklı fakülteden de birçok arkadaş edinip hem okul içerisinde hem okul dışında eğlenceli bir öğrencilik geçirenlerden. “Hemen hemen haftanın her günü okula gelirdim. Birinci yıl Dolapdere Kampüsü’ndeydim. Dersler sırasında okulda zaman geçirir, geri kalan zamanlarda da dışarıda program yapardık. Diğer yıllar Kuştepe Kampüsü’ndeydim. Ders aralarında civardaki kafelerde çok keyifli zaman geçirirdik. Her gün arkadaşlarla okul sonrası için program yapardık. Hafta sonları ve hatta tatillerde de okuldan arkadaşlarla olurduk. Hayatımın en eğlenceli, keyifli günlerini üniversite dönemimde geçirdim diyebilirim” diyor ve öğrencilere üniversitenin tadını bol bol çıkarmalarını öneriyor.
“Üniversite yaşamı bana yetmedi. Ne kadar çalışma hayatına meraklı da olsam. Üniversiteden kolay vazgeçemedim. Bir an önce iş yaşamına başladığım için şanslıyım. Fakat üniversite yıllarımı biraz daha uzatsam eminim keyifle okumaya devam ederdim. İş hayatının ilk yıllarında yurt dışı yüksek lisans hep aklımın bir kenarındaydı ama işimi çok zevkle yaptığım için onu da bırakıp gidemedim. Sanırım geri dönsem biraz daha uzatırdım.”
Birçok farklı staj deneyimi yaşamış
Aylin, öğrenciyken çalışma hayatına duyduğu hevesle iki bölümü aynı anda okumasına rağmen birçok yerde staj yapmayı da ihmal etmemiş. İlk yılından başlayarak yaz dönemlerinde, bazı sömestr aralarında ve okul devam ederken farklı stajlar yapmış. İlk yıl Çırağan Palace Kempinski Otel’in İnsan Kaynakları Birimi’nde, ikinci yılın sömestr arasında Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde Satış ve Pazarlama Bölümü’nde, ikinci dönem Cevahir Alışveriş Merkezi’nin açılış sürecinde Satış ve Kiralama Bölümü’nde, yaz aylarında NTV/Cnbc-e’nin Pazarlama ve Halkla İlişkiler Birimi’nde, üçüncü sınıfın yaz aylarında daha sonra mezuniyet projesinde de destek aldığı Volkswagen’ın Pazalama Birimi’nde, dördüncü sınıfta okulun mentorluk programında görev alarak mentorunun çalıştığı Pfizer’in Kurumsal İletişimi’nde görev almış.
Bunca farklı alanda görev alıp tecrübe edindikten sonra nasıl bankacılık sektöründe çalışmaya başladığını Aylin şöyle anlatıyor: “Okulun son yılında mentorum olan Gülden Mesara beni çok etkilemişti. CV oluşturmadan, iş başvurusuna kadar her anlamda kariyerimin en başında bana yol göstermişti. Onun yolunda Pfizer’de işe başlamayı düşünürken aile yakınımız olan Elvan Akın’ın bankada kredi kartlarının çok renkli ve eğlenceli bir dünya olduğu, benim çok mutlu olabileceğimi söylemesiyle bu alana yönelmiş oldum. Onun ekibinde, Garanti Bankası Ödeme Sistemleri’nde göreve başladım.”
Garanti Bankası’nda 9 yıl
2006 yılında Gençlik ve Banka Kartlarından Sorumlu Ürün ve Marka Yönetimi Asistanı olarak Garanti Bankası’nda işe başlayan Aylin, 2008 yılında American Express ve Shop&Miles’dan Sorumlu Yetkili pozisyonuna, 2010 yılında Bonus, Miles&Smiles ve diğer American Express Kartlarından Sorumlu Yönetmen pozisyonuna terfi etmiş. 2012 yılında evlenmiş ve 2013 yılında bir oğlu olmuş. Doğum sonrası kariyerinde farklı bir yöne gidecekken gelişiminde önemli katkısı olduğunu düşündüğü Arif İsfendiyaroğlu’nun yönlendirmesi ile Üye İşyeri Pazarlama Birimi’nde Uluslararası İş Geliştirme’den kısa bir süre sorumlu olduktan sonra Ticari Kartlar Birim Yöneticisi olarak göreve devam etmiş. Garanti Bankası’ndaki 9 yılın ardından 3 ay önce Akbank Ticari Kartlar Birim Müdürü olarak yeni görevine başlamış.
Aylin’e göre, finansal servis sektöründe çalışmak, aynı zamanda somut bir ürün ile müşterilere hizmet vermek ve birebir iletişime geçebilmek çok büyük bir ayrıcalık. Çoğu sektör, araştırma şirketleri aracılığı ile müşteri verilerine ulaşabiliyor. Tüm detaylara hakim olarak birebir müşteri iletişimleri olmuyor. Bankacılık alanında tüm detaylara hakim olunabiliyor ve birebir müşteri iletişimi ile dönemin hızla değişen ihtiyaçlarına yönelik pazarlama yapılabiliyor. Aylin, çok dinamik bir sektörde çalıştığı için başladığı günden bugüne temelde benzerlikler olsa da sürekli farklı işler yapabildiğini söylüyor.
“Fayda sağlayan bir eğitim aldım”
Aylin, üniversitede aldığı eğitimlerin şu an çalıştığı alanda kendisine çok fayda sağladığını belirtiyor ve “Psikoloji çok temel bir bilim, en eski akademik disiplinlerden. Üniversiteye başlarken aslında pek de bilinçli olmadan seçtiğim fakat okuduğum için kendimi çok şanslı hissettiğim iş dahil hayatımın her alanında bana fayda sağlayan bir eğitim oldu. Halkla İlişkiler henüz yeni bir eğitim dalı. Benim kurumsal iş hayatına yaklaşmamda ve pazarlamaya odaklanmamda çok faydası oldu” diyor.
Aylin, işini severek yapmasının, her sabah güne mutlu uyanmasının ve hayata pozitif bakmasının işinde başarılı olmasını sağladığını, motive olduktan sonra her sorunun çözülebileceğine ve daha iyinin yapılabileceğine inandığını söylüyor. İş dışında olabildiğince çocuğuyla, ailesiyle ve arkadaşlarıyla vakit geçiren Aylin, düzenli olarak koşuyor. Havalar ısındığı için sabahları işe gitmeden yüzüyor, haftada bir tenis oynuyor ve kış aylarında snowboard yapıyor. Gelecek hayalleri arasında ise, kariyerinde başarılı işler yapmak, mutlu bir şekilde çalışmaya devam edebilmek ve sorumluluklarını genişletebilmek var.