Suna Akar / Medya ve İletişim Sistemleri 2003 / ELLE Ayakkabı – Tasarım Yöneticisi
Aile şirketi ELLE Ayakkabı ile birlikte büyüyen Suna, tasarım eğitimi alarak markanın tasarımcılarından biri olur. Flamenko aşığı Suna bugün tasarım yöneticiliği yaptığı markaya bir de alt marka yaratır: Flamenco ELLE.
Aile şirketi ELLE ile kendisinin aynı yaşta olduklarını söyleyen Suna, buna rağmen ailesinin herhangi bir zorlamasına maruz kalmadan kendiliğinden yönelir moda ve tasarım alanına. Ortaokul sınavlarında Avusturya Lisesi’ni kazanmasına rağmen puanı daha düşük olan İtalyan Lisesi’ne içgüdüsel bir şekilde yönelmesi onun hayatının dönüm noktası olur. “Resim dersinin matematikten daha önemli olduğu bir lisede eğitim görmek ister istemez hayattaki kaygılarınızdan birisinin de estetik olmasına sebep oluyor” diyen Suna, ortaokul ve lise hayatı boyunca hemen her yazı İtalya’da geçirir. Oradaki tüm müzelerin, mimari yapıların, şehir planlamalarının, bireysel zevklere sahip olabilen insanların, insanda estetik bir şeyler yaratma arzusu doğurduğunu söyleyen Suna, “Çok şanslıydım. Beni çok cezbedecek bir meslek dalı da hali hazırda önümde duruyordu. Bana da birikimimi oraya kanalize etmek kaldı” diyerek moda ve tasarım işine nasıl yöneldiğini anlatıyor.
Şimdi bakınca üniversitede medya ve iletişim sistemleri eğitimi almanın doğru bir tercih olduğunu düşünen Suna, çok bilinçli olmadığı o dönemde yaptığı bu seçim, dünyada işlerin nasıl yürüdüğüne dair çok genel bir fikir kazanma fırsatı verir. Üniversiteden mezun olduktan sonra Tasarım Kültürü ve Yönetimi Sertifika Programı’na devam eden Suna, geçirdiği bir rahatsızlık sebebiyle tamamlayamadığı bu eğitim sayesinde de tasarımın yaratıcılığının yanı sıra fonksiyonellik barındırması ve kitlelere ulaşması gerektiğini öğrenir.
Aldığı bu eğitimlere rağmen, 30 senelik bir ayakkabı firmasının tasarım departmanını yönetebilmek için gerçek bir tasarım eğitimine ihtiyaç duyan Suna, bunun için Barselona IED’de ayakkabı tasarımı yüksek lisansı yapar.
Flamenco ELLE markasını yarattı
Üniversite’de okurken NTV’de staj yapan Suna’nın bir yandan da ELLE ile olan organik bağı devam eder. O zaman NTV’nin başında Nuri Çolakoğlu olduğunu, onun son dönemine yetişebildiğini söyleyen Suna, aradan çok uzun yıllar geçmemesine rağmen, şu anda o dönemdeki televizyon stajından kendisine kalan güzel şeyleri unutup yepyeni kurallar öğrenmek zorunda kaldığını söylüyor. Yine de bu staj, televizyonun gücünü ve sistemin nasıl işlediğini öğrenmesi adına kendisine faydalar sağlar.
Üniversiteden mezun olduktan sonra bir yandan ELLE’de çalışmaya devam ederken bir yandan 2006-2007 yılları arasında, Barcelona’da master yaparken, aynı zamanda hobi olarak Türkiye’de eğitimini aldığı flamenko dans eğitimini Barselona’da tamamlar. 2008 yılında ELLE’de kurumsal iletişim departmanını kuran Suna, bir de dans eğitmenliğine başlar. 2009 yılında ELLE için, ‘Flamenco ELLE’ adında, flamenko ayakkabılarını günlük giyime uyarlayan bir alt marka çıkarır.
Aynı yıl ELLE’nin tasarım yöneticiliği görevine getirilen Suna, 2010 yılında evlenir. Halen ELLE Ayakkabı’nın tasarım yöneticiliği görevine devam eden Suna, koleksiyonun ana hatlarının belirlenmesi ve görsel sunumu, malzeme seçimi, imaj çekimleri, basın görsellerini de içine alan tüm görsel süreçten sorumlu. Ayrıca şu aralar kendisine ait Flamenco ELLE markası ile hem profesyonel dansçılar için ayakkabı koleksiyonları hazırlayıp tüm dünyaya
satıyor hem de çivisiz flamenko ayakkabıların günlük hayata uyarlanmış olanlarından casual bir koleksiyon hazırlıyor.
Alt markalar için çalışmalar yapıyor
Flamenco ELLE projesinin Türkiye’de bir ilk olması açısından tüm yerli basında yer aldığına dikkat çeken Suna, markaların bünyelerinde yer alan alt markalara çok inanıyor. Bu inançla geçen seneden beri Şeymel Vintage butikle işbirliği yaparak hazırladıkları Vintage
ayakkabı koleksiyonu üzerinde çalışan Suna, ilerde Flamenco ELLE markasını dans okulu projesiyle birleştirmek istiyor. Flamenko butiği, ayakkabı imalathanesi ve dans atölyelerini bünyesinde barındıran bir mekan açmak istiyor.
Suna yeni evlendiği için en büyük hobisi eşiyle evde vakit geçirebilmek. Onun dışında Flamenko dansına devam ediyor. Haftanın belirli günlerinde dans dersleri veriyor. Öğrencileriyle birlikte Flamenko film ve İspanyol yemek günleri düzenliyor. Türkiye’ye gelen Flamenko gruplarının konserlerini ve dans gösterilerini mutlaka izliyor. Bol bol film izlemeye çalışıyor. Müze gezmeyi çok seviyor. Tam bir müze fanatiği olan Suna’nın, Barselona’da çikolata ve oyuncak müzesi, İstanbul Arkeoloji Müzesi ve Sevilla’daki Flamenko tarihi müzesi, Madrid’te Reina Sofia ve el Prado, Floransa’da Uffizi galerisi en sevdiği müzeler. Dünyadaki tüm müzeleri gezmek istiyor.